Kara Ciğerim Size Ne ?

Luciferprognosis liver cancer pictures’s Friends’ten John Lawton Uriah Heep’e geçer; Black Sabbath  Ozzy Osbourne’a küser; Ronnie James Dio Sabbath’a evet eder; Cem Karaca Apaşlar ile atışır Resimdeki Gözyaşlar’ı kurur, Edip Akbayram Gaziantep’ten yetişir; Johnny Rotten Birleşik Kırallık’ta  Anarşi’yi haykırır; Bon Scott farklı dalga boyutuna geçince  Brian Johnson şapkasız çıkmaz olur; Steve Perry kendi “yolculuğuna” çıkıp  Arnel Pineda “kaptan” olunca “yolcular” buna bozuk çalar…

 Örnekler çoğalır, kahırlanmalar bitmez!

Rock’n’roll hıncını Afro-Amerikalılardan, şaklaban aile-sevicileri davalardan alır; neyse ki “saykodelikçiler” muhtevası sual götürmez haleti ruhiyeler ile kültüre karşı durur. Armonik düzenin şoparları çalkalanır yol alır; armoni karşıtları yanyoldan  elli yıl el sallar düzende dert bulur. Olsun!

 Bir göz atsak sallanır yuvarlananların geçmişine  ne taşlar yerinde ağır, nice taşlar da yuvarlanır gediğine tam oturur. Armonik “düzen” yerinde duradursun, düzene uyanda “aşk” tuhaf durur. Hastasıyım bu gel-gitlerin. Dio’yu da severim Ozzy’yi de. İkisi aynı “kurumsal” Black Sabbath dalında değerlendirilirince estetik bir anda “ciddi” olur?

Soruya bakarak olalım: “Black Sabbath, Ronnie James Dio ile mi iyiydi Ozzy Osbourne ile mi?” Soruyu sorarken burada “kurum” kim olur?  “Kurumu” inşa edenlerin başında Ozzy. Kurum’un kendisi kovmuş kendisini. Bir grup kurulmuş yıl 1970;  birisi gitmiş, birisi gelmiş olmuş sene sana 1980. Gelen gitmiş bir daha gelmez imiş olmuş bize 2010 (R.I.P, Dio) . Dönüp arkasına bakan “Anti-Yaşar Ustacılar” ile tartışma devam etse ne ala! Hayırsız Yeşilçam, pişpirikte ölmüş emekçiler…

Yeşil o kadar da yeşil değil…

Pamuk tarlası mı, hububat mı bilmem; yamacından kırbaç esirgenmemişlerin armonisine “düzen” getirdiğini sanıp isim “babası” olayazmış “beyaz kepli denizciler”; dümen suyuna gitmemiş Kronşdat Denizcileri tarumar edilmiş iken  kimin sesi kimin grubunda “belli değil” diye kavgaya çıkarken  bir bakmışız alem “Apaşlar”a kalmış… Hemen umutlanmayın “Apaçilere” kalasıcılar!

 Medeniyet’in insanı zaten ölüymüş… 

Lucifer’ın elmacı dostları; Kara’ya sebat edenlerin düşmanları; dalganızı geçtiğiniz ile elektriklenin başka diyarların dalgalarıyla… Eksik 5’lik; Şeytan aralığı…Anlatamadığım aralıkta içkim bitti, Vokal değişti… Dostlar alsın sesimi, Özdemir Asaf’ın “Korku”su ile beraber  İlhan İrem’le okusun…

 Ozzy ile Grup Vitamin İflas etsin…

Kara Ciğerim feda olsun… Beyaz..

Taraftar değilim bu ayrılıklara…

Hala Aşığım…

Ne Sen yaşlanmış görünüyorsun ne de Ben…

“Cümleler yaratmak zorunda değilim. Belli durumları açığa çıkarmak için yazıyorum ben. Edebiyattan kaçınmalıyım. Sözcükleri aramadan, çalakalem yazmak gerek.” (Sartre, Bulantı)

                                                                                                              

Yorum bırakın